30 Mayıs 2010 Pazar

Avaz Semalarından Eurovision İzlenimleri

 Bir Eurovision daha geçti


2010 Eurovision Şarkı Yarışması sona erdi. Birinciliği 91 doğumlu Alman şekeri Lena kapmış olsa da, Manga ikincilik yolundaki zorlu çekişmede kendini gösterdi. Bu yüzden yürekler rahat. Bülend Özveren önderliğindeki avutma ekibi birliği (AEB) de "E zaten Almanlar arayı açmıştı" diyerek ikinciliğimizin kıymetinin altını bir kez daha çizdiler.

Bitmek bilmeyen "Almanya birinci olunca biz de birinci olmuş sayıldık" esprileri, Estonya’dan puan alabilmenin sevinci, Azerbaycan’ın da potaya girmesiyle sırtımızı Almanya-Fransa-İngiltere gurbetçilerinden başka dayayacak bir ülke bulmamız derken bir de baktık Eurovision bitmiş bile... Halbuki daha üstüne söyleyecek sözlerimiz vardı.

  • Geçen yıllarla birlikte Eurovision gelenekleri de değişiklik gösterdi. Avrupa'nın dört bi yanından gelen şarkıcılar sahnede en iyi performanslarını sergilemek için ter dökerken, milyonlar (Tamam ama en azından yüz binler, hiç olmadı on binler...) da evlerinde sosyal paylaşım sitelerinde en ilginç Eurovision yorumlarıyla yer almak için birbirleriyle yarıştı. Aileyle televizyon karşısında meyve soyup yorum yapmak yerini, bilgisayar karşısında birayla "entry kasma" haline bıraktı; Bülend Özveren yorum işini yine başkasına bırakmadı.
  •  Geçen senenin sürekli gülümseyen minyon birincisi Alexander Rybak'ın ardından bu sene yarışmacıların çoğu hiç de şaşırtıcı olmayan bir şekilde "tatlılık" kartlarını oynadı. Seksi delikanlılar yerlerini tatlı tatlı gülümseyen yalnız çocuklara bıraktı. Somutlaştırmak gerekirse Eva Rytas'ın göğüsleri çok konuşuldu ama birincilik çıtı pıtı Lena'nın oldu.
  • Eurovision diyince hepimizin zihninde beliren şey: Politika. Ermenistan soykırım derken; binlerce hanede ilk defa dile getiriliyormuşcasına bir coşkuyla en az birer kere "Komşularına veriyor herkes ya" ifadesi dudaklardan döküldü. Bülend Özveren Türkiye'ye oy vermedi diye Yunanistan'a kızarken, Bulgaristan'dan "Aferin"i eksik etmedi. Flaş Bülend Özveren yorumlarıysa Fatih Tuncer'den geldi:
 "Ben "Yunanların sms göndermek için parası yok" demesini bekliyordum. KIBRIS HAREKATI RUHU"

"'Aferin Bulgaristan' Adam gerçek bir OSMANLI"

  •  İspanya performans sergilerken sahneye atlayan adam ve tekrara gidilmesi gecedeki enteresan ayrıntılardan biriydi, ne var ki pek kimse tarafından umursanmadı. Keza kendileri sahnede ikinci kez performanslarını sergilerken İzlanda'nın yarışmacısının "göz dolduruculuğu" konusunda espriler yapılmaya devam ediyordu dört bir yanda.
  •  Alexander Rybak'ın Lena'yı öpme girişiminden sonra Eurovision'ın birleştirici ve bütünleştirici yönü tam anlamıyla kendini gösterdi. Geçen sene Rybak sevgisiyle dolan hormon fazlalı genç kızlar ve bir anda Lena'ya aşık olduğunu fark eden genç erkeklerimizi kol kola ağlaşırken görmek için çok da uzun süre beklemek zorunda kalmayacağız gibi duruyor.


Bütün bunlardan daha güzel olansa henüz yarışmanın üzerinden 24 saat geçmeden önümüzdeki sene nasıl insanlar göreceğimize dair tahminlerin yapılmaya başlanmış olması... O zaman birincinin Lena, ikincinin Manga olduğunu göz önüne alarak önümüzdeki sene ülkeler Eurovision'da Tokio Hotel kıvamı bulmaya çalışırlarsa hiç şaşırmayacağımı belirtip sözü Avaz Avaz takipçilerine bırakmamın tam sırası.
Share This
Subscribe Here

2 yorum:

maris on 31/5/10 12:02 ÖÖ dedi ki...

Fransa -ki benim favorimdi ehah- Pascal Nouma'yla katılmıştı bu sene Eurovision'a..

Tumerg on 31/5/10 7:40 ÖS dedi ki...

Abi kız guzel...
O degil de benim favorim Yunanistan ve Romanya'ydi... Ozellikle Romanya'nin sarkisinin nakarati oyeah.

 
Avaz Avaz Dergisi

izliyorlardı

Avaz Avaz Copyright © 2011 BeMagazine Blogger Template is Designed by Blogger Template
In Collaboration with fifa