5 Ağustos 2010 Perşembe

Jonsi: Bir Bozuk Kişilik?





Bakmayın bu kadar sakin duyulmasına, sakinlik de bir delilik alameti olabilir.  




İzlandalı post rock grubu Sigur Ros solisti ve gitaristi Jonsi, yeni klibini yayınladı. Yine bir süredir youtube'a girememekteyim. Bu yüzden kilibi değil, linkini paylaşıyorum sizlerle: http://www.youtube.com/watch?v=Tj8RZ8TOa4I (umarım doğru linktir).

"E, klip yoksa bu haberi hangi yüzle yayınlıyorsun?" diyenleri duyuyorum, "Linkini verdim ya, daha ne istiyorsunuz!" demiyorum. Aklıma takılan bir şey var, ondan bahsedeceğim ve Jonsi harika bir malzeme bunu anlatmam için. O yüzden klip haberini görünce hemen faydalanayım bundan istedim. Siz de isterseniz yazıyı okumaya devam edin, ya da linke tıklayıp beni terk edin! 

Çocukken şu an adını hatırlamadığım bir çocuk kitabı serisi vardı, aynı bu şekilde okuyucusuna farklı sonlara yönlendiriyordu. Ah en sevdiğin kitaplardı onlar. İyi de adı neydi yahu??Hatırlayan beri gelsin. Demin daha önce de seyretmiş olduğum bir romantik komediyi ikinciye seyrettim, sanırım beynim sulanmış. Neyse, konumuza dönelim: Neydi? Heh evet, Jonsi! (Jonsi malzemeli yazıma böyle başladığım için utanabilirim çok isterseniz.)

Ben post rock tanımını, ilk post rock deneyimimi kendileriyle yapmış olduğumdan olacak, Sigur Ros üzerinden yapmış bir insanım. Bana "Post rock nedir?" diye sorsanız, "Gidin işinize!" derim ama sonra bilgi açlığınıza üzülerek Sigur Ros'u işaret ederim, yani o derece eşleşmiş durumdalar benim kafamda. İşi benim duygusal bakış açımdan koparıp eleştirel bir değerlendirme yapacak olursak görürüz ki; bu adamlar gerçekten kendilerini özel ve bir o kadar da güzel bir çerçeveye oturtarak harika bir iş çıkartıyorlar. Müziklerinin tanımlamasını yapmaya çalışarak kaybolmaya hiç gerek yok.

Sigur Ros ve elbet Jonsi şarkılarını dinlerken hangimiz kendimizi sinestezi sahibi hissetmedik? Öyle bir müzik ki gözlerini kapattığında postmodern resimler uçuşmaya başlıyor insanın zihninde. Ama hayır, siz anormal değilsiniz (bu kulağa çok cool gelen sinestezi sahibi değilsiniz, üzgünüm). Sizin normallerinizin dışında olan Jonsi.

Jonsi değil sadece, neredeyse bütün büyük starlar, ruhsal ve kişilik sorunlarıyla karşımıza çıkıyorlar, çıkmışlar. Birçok kadın yıldız kesin borderline (muhtemelen Lady Gaga, Britney Spears), birçok ressam otizmli (belki Van Gogh), çokça rockçı de ikinci eksen sahibi (bir psikiyatristten not: bir hasta eğer müzikle uğraşıyorsa onda ilk yapacağın iş ikinci eksen aramak). Peki bu tür "normaldışılıklar" bir sorun olmalı mıdır? 

Evet, Jonsi müziğini dinleyince, kliplerini izleyince onun bir deli olabileceğini düşünebilirsiniz. Ne türden olduğunu kestiremiyorum, kendisini düşünürken resimler uçuşuyor kafamda. Peki ama sorarım size: Bu adamın deli olması aslında bizim için bir nimet değil midir? Ya kendisi için? Ne harika ki normal insanların rutin hayatına kapılmıyor, bir şeyler üretiyor, kendine özgü bir çerçeve oluşturuyor müzik dünyasında, dinleyenlerini mest ediyor...

İşi tatlıya bağlamanın yolu kendine şu cümleyi kabul ettirmekten geçiyor, sanırım: İnsanların ruhsal ve akli durumunu toplumlar değerlere göre değil, kendi işlevseliğini yerine getirip getiremediğine göre değerlendirmek gerekir. Yani Jonsi'nin deli olduğunu iddia edebilmemiz için onun, hayatını büyük depresyon dönemleriyle geçirdiğini ya da intihara eğilimli olduğunu ya da gündelik işlerini yerine getiremediğini ya da işittiği sanrılar sonucu insanlara zarar verdiğini falan bilmemiz gerek. Böyle bir bilgimiz yok. Yani düz mantık zinciri şu:

İnsanın kendi işlevselliğini yitirmeden sürdürdüğü davranışlar nolmaldışı değildir. 
Jonsi'nin işlevselliğini yitirdiğini düşündürecek bir davranışı yoktur.
Jonsi normaldışı değildir.
Share This
Subscribe Here

2 yorum:

Mehmet Sinan Güvenç on 5/8/10 11:22 ÖS dedi ki...

"Jonsi'yi sembolleştirip daha geniş kapsamda değerlendirilmeli ve bu yazı giriş kabul edilip bu tür adamların dünyalarına el atılmalı" diyerek kavisli bir orta açıyorum.. Ceza sahasındaki usta bir forvet voleye kalkıp süpersonik bir gol atabilir... Golden sonra tüm satta olsen olsen çalıyor düşünene ... (:

İpek Burcu Şaşmaz on 5/8/10 11:49 ÖS dedi ki...

harika gerçketen :) ve evet haklısın, bu daha temel bir düşünce yazısı, daha kapsamlı bir yazıya geçiş yapılabilir buradan. çok daha güzel olur.. hımm..

 
Avaz Avaz Dergisi

izliyorlardı

Avaz Avaz Copyright © 2011 BeMagazine Blogger Template is Designed by Blogger Template
In Collaboration with fifa