Phonem by Miller’ın 2010 kapsamındaki son konserinde, 18 Aralık gecesi Salon’da Mystery Jets sahne aldı. Son albümleri Seratonin’in turnesinde İstanbul’a da uğrayan grup, ne yazık ki bir saat sahnedeydi. Konser bitiminde tadı damağımızda kaldı söylemini, Salon kapısında akıllardan bir süre silemedi.
Gecenin özetine uzun bir bekleyiş ve grubun sevimli tavırları hakimdi.
Şöyle ki; 21:45 itibariyle küçük muhabbetler eşliğinde Mystery Jets heyecanı başladı. Muhteşem bir sinerji ve dansa hazır insan topluluğu da saat 22:00 civarı Salon’u doldurdu. Ancak saat 23:00’ü gösterdiğinde samimi sohbetler ve konser heyecanı kısmen orayı terk etti, yerini yorgunluk ve çığlıklara bıraktı. Bir saat boyunca ayakta beklemek insanları bir nebze germişti.
İnsanlar bu durum hakkında neler düşünüyor derken ister istemez kulak misafiri olduk. Mystery Jets’in egosunun yüksek olduğu, Salon’u doldurmalarına rağmen hala sahneye çıkmadıkları, keyfi beklettikleri düşüncelerine şahit olduk. Ve nihayet açıklama yapıldı. Bir arkadaşın, ses sistemi masası üzerine bira şişesi devirmesi sonucu, elektrik problemi Salon’u sarmıştı. Grup elemanları tüm sınırları zorlayarak çalacaktı ya da bizler biletlerimizi iade edip bir sonraki konseri bekleyecektik.
Tabii ki kimse Salon’u terk etmedi. Şartlar ne olursa olsun o gece Mystery Jets ile coşacaktık. Ego dedikleri de grubun yanından geçmiyordu. Sahne alır almaz çılgın alkışlandılar, sabırsız bir durum söz konusuydu her bünyede. Ayrıca gerçekten Blaine Harrison’ın Türkçe "Dün gece party yaptık cok sarhoş olduk" cümlesini söylemeye çalışması akılara zarar bir şekilde sempatikti, gönülleri de fethetti.
Konsere kendileri de ‘asshole’ başlıklı bir açıklama yapıp, ilk şarkılarına acoustic kıvamda başladılar. Romantikti adeta. Hayal kırıklıkları yok değildi, çünkü akustik o gecenin havası olmamalıydı. Keza öyle oldu, iç gıcıklayıcı bir Half in Love with Elizabeth’in ardından gitarlar değişti. Tüm gece beklediğimiz Mystery Jets geri döndü.
İKSV Salon Mystery Jets- Half in Love With Elizabeth from avazavaz on Vimeo.
Hemen hemen sırayla Serotonin, Show Me the Light, Flash a Hungry Smile (2010 Serotonin albümü imzalı pek eğlenceli şarkılar). Sonrasında 2008 Twenty One albümünden Two Doors Down. Sanki herkes ayakta geçen o bir saati hiç yaşamamış gibi eşlik etti.
40 dakika sahnedeyiz diyerek konsere başlayan ekip bizlerdeki coşku seline kapılmış olacaklar ki 20 dakika da bonus kıvamında hediye ettiler. Hoş, kulise gitmeleriyle "One more song" çığlıkları Galata Kulesi’nden duyulacak kadar fazla olsa da, çoktan bir saatlik Mystery Jets şöleni sona ermişti.
William Rees, Blaine Harrison, Kapil Trivedi ayrı ayrı muhteşemdi. Gözler, sahnede Kai Fish’i aradı. Ayrıca Blaine Harrison koltuk değnekleriyleydi. Oturduğu yerden bütün sevimliliğini ve şarkılara verdiği ruhu bizlere hissettirdi.
İKSV Salon Mystery Jets- Show Me The Light from avazavaz on Vimeo.
Kalpler buruktu, birayı deviren ise dünyanın en sağlam küfürlerini hak etmişti. Ama Salon’da Mystery Jets izlemek ayrı keyifliydi, eğlenceliydi. Yeni albümü beklemeden, tekrar İstanbul’a gelmeleri ama mümkünse 3-5 saat sahnede kalabilmeleri dilekleriyle bu gece de son buldu.
*Fotoğraflar için Gözde Kumru Uçak’a teşekkürler.
2 yorum:
arkadaşlar, blaine harrison doğuştan bir hastalıktan dolayı koltuk değnekleriyle dolaşıyor hep. bizim konsere özgü bir durum değil.
Muhtemelen Buse'nin haberdar olmadığı bir durumdu. Hassas bir durummuş bir yandan da. Teşekkürler liquiddreamx:)
Yorum Gönder